Pages

11 Eylül 2006 Pazartesi

ne yazmali, ne yazmali???

Neler yazacagimi bilemez durumdayim bu aralar. Hayatimizda hersey ayni- monotonluguyla devam ediyor. Ev-okul; okul-ev arasinda mekik dokuyoruz oylece. yasantimiz bu "dogru" uzerinde; "ucgen"olusturacak ucuncu bir nokta dahi yok.
Dun biryerlere cikmak istedim; okuldan gelmistim- evet, biz "inek" grubu pazar gunleri de ofislerimize gidip calismadan rahat edemiyoruz bir turlu- ama beceremedik biryerlere cikmayi dahi. Cunku biryerler ya bir sinema seansindan, ya bir yemek yeme yerinden; ya da bir arkadasin evinden ibaret buralarda. Same old, same old... hicbiri de icimden gelmedigi icin yine evde tikilma durumlari yasadik. Bu durumlardan bunaldigimi soylemis miydim? Soyluyorum o zaman; birseyler ya-pa-ma-ma durumlarindan bunaliyorum artik.
Bugun de sabahtan beri okulda ofisimde yine birseyler hallet birseyler yetistirme durumlarindaydim. Sonra yine ev, sonra yine okul olacak, sonra yine ev, yine okul, yine ev, yine okul, yine ev, yine okul, yine ev, yine okul, yine ev, yine okul, yine ev, yine okul, yine, yin, yi, y,.

2 yorum:

cenebaz dedi ki...

Ah şu sonbahar. Herkesi kötü etkiledi. Herkeste(bunu bloggerlar için söylüyorum) bir melankoli durumu. Şöyle arkadaşlarınızdan 1-2 kişi ile hazır bi şeyler alıp(yorulma diye diyorum) açıkhavada pikniğe gitseniz.Selim biraz yerlerde yuvarlansa.Ha?

duygu dedi ki...

Zaman zaman hepimiz böyle hissediyoruz .Monoton hayat işte.Boşver takıl it.(Hatırladın mı?