Pages

4 Mart 2020 Çarşamba

Bir baska "dunya" yok (henuz, bildigim kadariyla)...



Planet Earth First signage sticked in gray post outdoors

Bu aralar cevre ile ilgili konulara fena halde takmis durumdayim. Bilimsel bilgilerle kafa karistirmak istemiyorum ama bilimsel verilere bakilirsa (NASA nin konu ile ilgili birkac yayinini okuma firsatim oldu) dunya alarm zillerini coktan calmis durumda ve biz israrla duymamaktan geliyoruz.

Bilimsel verileri gectim, su cikardigimiz coplere, kullandigimiz plastige, yenilenemeyen enerjilere, hergun daha da degistigini farkettigimiz iklime, et endustrisine, yani etrafimiza dikkatli bir bakis atmak yeterli dunyanin cigliklarini duymak icin.

Olay cok boyutlu aslinda ama ben sadece bir tanesinden bahsetmek istiyorum (simdilik).

Birincisi tekstil urunlerinin, ozellikle de "ucuz ve hizli moda"nin olusturdugu kirlilik. Ikincisi de et endustrisinden kaynaklanan kirliklik.

Ucuz ve hizli moda, ozellikle H&M, Zara, vb firmalarin baslattigi ama Turkiye icinde de benzer Turk versiyonlari olan, gorunuste guzel ancak kalitede ve dolayisi ile pahada hafif olan urunleri kapsayan bir konsept. Problem ucuz ve guzel gorunuyor diye, normalde hic ihtiyacimiz olmayan urunleri almamiz ve kiyafet dolaplarimizi doldurmamiz. Sonra bu giymediklerimizi ne yapiyoruz sorun burada.

Image result for cloth collection bin near meAmerika'da bu surec soyle isliyor; giymediklerimizi biz genelde ya Goodwill, Salvation Army gibi ikinci el urunler satan magazalara, ya da sagda bir resmini gordugunuz kiyafet kutularina veriyoruz. Sonra verdiginiz kiyafetlerin genelde kaliteli olanlari bu ikinci el magazalarda satiliyor. Ve bu ikinci el magazalarindan her cesit gelir grubundan insan alis veris ediyor -ben sahsen cok seviyorum ikinci el urun alip kullanmayi, cunku bir yasanmislik bir ruh var gibi geliyor bana. Ayrica dunya'ya da katkida bulundugumu dusunuyorum bu sekilde.

Ancak bu ucuz ve hizli moda'nin urunleri pek kaliteli olmadigi icin genelde ikinci el olarak satilma degeri tasimiyor. Zaten bu magazalara verilen urunlerin yalnizca %20'si tekrar magazada satiliyormus, %80 i ise , bu kiyafet kutularindakiler gibi 3. dunya ulkelerine ya bagislaniyor ya da satiliyor. Biz "oh kurtulduk, iyi de bir is yaptik" diye sevinirken, 3. dunya ulkeleri bu kiyafetlerin ancak belki %20'sini kendi standartlarinda kullanabiliyor ve gerisini, malum copler gibi yakiyor, evet yakiyor....

Peki bu kiyafetlerin cogunun polyester ve diger plastik urunu sentetik liflerden olustugunu dusunurseniz, bu kiyafetler yakildiginda ne gibi bir kirlilik olusturdugunu anlayabilirsiniz. Yani plastik gibi bu kiyafetler de dogada kaybolmuyor, ya da kaybolmasi 200 yil gibi bir zaman aliyor. Bu endustri dunyayi kirleten endustriler arasinda ilk uc sirada yer aliyor, yani konu oyle kucuk bir detay degil.

Bu bizim tarafimizdan sorumlu oldugumuz kismi, olayin bir diger boyutu da uretici tarafi var. Ornegin pamuk yetistirilirken harcanan su miktari  ve ilac ve gubre kullanimi cok cok fazla. Tedarik zincirinin bu boyutunda da yapilmasi gereken cok sey var.

Turkcesi var mi bilmiyorum ama Ingilizce ile arasi biraz iyi olanlara bu kitabi oneririm, anlamak ve farkindaligimizi artirmak acisindan. Konu ile ilgili bilgi veren pekcok web sitesi de var. Yeter ki arastirip, ogrenmek isteyelim.

Ogrendik de ne olacak diyenlere, igneyi kendime batirdigim sekli ile anlatayim. Ben alisveris, ozellikle kiyafet alisverisi aliskanliklarimi degistirmeye calisiyorum.

Sadece begendigim icin birsey almamaya, aldigim kiyafetin sentetik icerik tasimamasina, aradigim seyi oncelikle ikinci el magazadan bulmaya, cocuklarima da ayni bilinci asilamaya, giymedigim kiyafetleri giyecek bir arkadas- akrabam var mi diye sormaya ozen gosteriyorum ilk etapta. Simdi ise once 6 ay sonra bir yil kendime hicbir kiyafet almama "meydan okuma"si yapiyorum. 6 ayin 2 ayi bitti bile ;)... Ve ayni zamanda etrafimi da bu konuda bilinclendirmeye calisiyorum. Kendi kendimize yaptigimiz seyler, iyi -guzel ama cevremizde de bir aksiyon olusturabilmemiz lazim.

Var misiniz?

9 yorum:

Alaturka Hayaller dedi ki...

Çok doğru... O kadar doğru ki sadece haklısın diyebiliyorum.
Ancak bunun için bir kişi iki kişi değil birlik kişiler olmak gerekiyor :(

Sumuklubocek dedi ki...

Evet katiliyorum, cevremizde aksiyon olusturmak derken bunu demek istedim. tek benim cabamla yangina su tasiyan karincadan oteye gecmeyecek bir sonuc, onemli olan kollektif bir caba olmasi. Tesekkurler!

Kaystros Tyrha dedi ki...

Amerikan Monsanto çok uluslu şirketinin dünya gıda sektörüne ve çevreye verdiği geri dönüşü olmayan zarar karşısında hayrete düşmüştüm. Siz çoğumuzun dikkatinden kaçan farklı bir konuyu ele almışsınız. Gerçekten ihtiyacımızın üzerinde tüketiyor ve bu nedenle çevreye büyük zararlar veriyoruz. Dizginlenemeyen para kazanma hırsı, insanı önemsemeyen basiretsiz yöneticiler ve moda gibi tüketimi özendiren toplumun değer yargıları olduğu sürece durumun iyileşmesinde korkarım ki pek mesafe alamayacağız.

Sumuklubocek dedi ki...

Sevgili Kaystros,
Saydiginiz hirslara gosteris yapma hirsini da ekleyelim, bu hirs da maalesef daha fazla (ve gereksiz) tuketime yonlendiriyor cogu zaman insanlari.

Ben acikcasi Turkiyeli arkadaslarimdan aldigim "neden ikinci el giyiyorsun?", "iyyyggg, milletin giydigi de giyilir miymis?" gibi yorumlara cevap vermek amaciyle bu konuyu daha cok arastirmaya basladim, ve sizin Monsanto ornegi gibi, kiyafetlerin dunyayi kirletmede ilk 3 sirada yer aldigini ogrenince soke oldum...

Tesekkurler yorumunuz icin!

Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com dedi ki...

Dünyada aslında bir sadelik akımı var ancak onu da tam anlamıyla beceremiyoruz. Aile olanların da bu kuralları birlikte almaları gerekiyor ki bir uyum olsun evin içinde. Sizleri bunu başardığınız için tebrik ediyorum.

Ahmet Ozan dedi ki...

benim yaşadığım yerde zara yok, ama zara-dan giyinenler övüyor bilmiyorum =) salgınlar felaketler arttı, bazı bilim insanları 4000 yılına kadar dünya teorik olarak yaşanır bir yer diyorlar... alarmlarla belki tabii ama Allah bilir

Beyda'nın Kitaplığı dedi ki...

Minimalist olmak gerek ama çoğu insan da maalesef hunharca alışveriş yapıp, sonra etiketini dahi sökmeden verme ya da atma hastalığı var. Yazık.
Bu arada mail abonelik butonu koyarsanız daha rahat takip edebiliriz:)

emlakhaber dedi ki...

harika

Sumuklubocek dedi ki...

Beyda'nin kitapligii, oneriniz icin tesekkurler, abone ol butonu koydum.
RehiTu, entlovin, ve emlakhaber tesekkurler yorumlariniz icin!