Pages

23 Şubat 2006 Perşembe

bloglara veda...

yine yazmak istemekle birlikte ne yazacagimi bilememenin verdigi bir sikinti icindeyim galiba.
hayat su siralara oyle hizli geciyor ki benim icin, ne yazayim diye dusunurken, yazmayi dusundugum seylerin geride kaldiginin ayirdina variyorum neden sonra.
ornegin bu sabah kahvaltida kendi kendime konustugumu yakaladim; ne oluyor diye sordu sonra "significant other"im, "hiiiic" dedim, "gunler ne cabuk geciyor diye dusunuyordum iste" dedim.
cidden oyle, gunler cok cabuk geciyor ve ben kacan trenin arkasindan kosturur gibi hissediyorum kendimi.
doktoranin hizli gunleri derken sevgili bebegimiz gunleri daha da hizlandirdi. yarin iste 7. haftasi dolacak Ali pasha'nin ;)... "ya ben dun yazmamis miydim su alttaki dogum yazisini???" diye dusunmekten alamiyorum kendimi.
ama o cooook tatli!!!
"nereden cikti simdi bu?" demeyin sakin. insanin bebegini, canini aklindan cikarmasi oyle zor ki... daha bugun direksiyonda kendi kendime oglusumu seviyordum, "annesinin bir tanesi, annesinin nur tanesi, annesinin baliii, annesinin caniiii, top top sekeri, lolipop sekeriiii, annesi onu cok sever, annesi onu ham ham yer, ham ham ham yer" diye soyleyegeldigim bir mani/ninniyi dolamistim yine dilime iste.
bu arada farketmissinizdir ki "anne" rolune az bucuk adapte oldum hemen ;) gerci su ana kadar cok fazla hissedemedim anneligi zira ilk birinci ayinda bebekler pek iliskide olmuyorlar ebeveynleriyle, kendi dunyalarinda oluyorlar daha cok ama ne biliiim iste bugune kadar farketmemisim ama icimde varmis demek ki.
oyle ama genelde cocuklara sadece gulumseyerek sevgimi gosteren ben, bebisime karsi icimde cosan, tasan vs. sevgiyi nasil gosterecegimi sasirir oldum.
gelsin maniler, gitsin ninniler artik ;)
bu arada dogum sonrasi ilk kontrolume de gittim (jinekolguma) gecen hafta. Buralarda cok moda olan dogum sonrasi depresyonu hakkinda konustuk biraz. depresyonda oldugumu dusunmuyorum ama onerileri kulak ardi etmemekte fayda var: hayat bebekten ve annelikten ibaret degil, kendini de unutma! ogudu bu.
kendimi unutmamak adina ara verdigim yuzme seanslarima mi baslasam diyorum, zira su beni "iyi"lestiriyor.
iste boyle... cok serbest oradan buradan bir yazi oldu bu.
baslikla da pek ilgisi yok gibi
neden bloglara veda dedim, istedigim siklikta yazamiyor ve her daim okudugum bloglari takip edemiyor oldugum icin, ama sakin akliniza birsey gelmesin bunlar ali bebek'in sucu degil, benim sucum iste....

3 yorum:

Minik Patikler dedi ki...

O ninni mani karisimi seyler yaninda baskalari varsa bazen gulmekten catlamalarina neden olabiliyor :)

sumuklubocek dedi ki...

sevgili minik patikler, bu konuda coook haklisin, ninni mani karisimi seyler yuzunden "kafayi yemis" unvani bile alabilirim yakinda ;)
sevgilerimle

yasemin dedi ki...

yeniden yazmana sevindim :)bebeğinle geçen bugünlerini anlatabilirsin mesela çünkü dediğin gibi öyle çabuk geçiyor ki günler ve bebekler de öyle hızlı değişip duruyorlar ki insan hatırlamaz oluyor, çok kısa zaman önce neler olduğunu bile. yani bende öyle oluyor. bazen bebeğimin çok küçük zamanlarında keşke daha fazla yazsaymışım neler yaptığını, benim neler hissettiğimi diye düşünüyorum. o değiştikçe, beraber geçirdiğimiz zaman uzadıkça vs. hislerim de değişiyo, onları da unutuyorum.