Pages

29 Aralık 2011 Perşembe

Dunun ardindan...

Dunku gogsume yumruk oturmasi durumunun ardindan, "yuruyus yapmaliyim!!!" diyerek disariya vurdum kendimi. Saatin aksam -hava 4:30 civari karariyor- 5 olusuna, disarinin zifiri karanlik olusuna aldirmadan ciktim. Icimdeki bu uhuneti atmanin baska bir yolu yok diye dusundum ve yollara vurdum kendimi.
Her zaman yurudugum yerlerden baska bir yol izleyeyim dedim, orasi beni buraya surukledi, burasi oraya derken bir ara kayboldugumu sandim, cep telefonundan haritaya bile baktim... Sonunda evin yolunu bulup eve donmeyi basardim.
Bu sabah nerelere gitmisim diye bakinca bir de gordum ki 4.5 mil yurumusum. 4.5 miles = 7.242048 kilometers diye cevirdi bilgisayar.
Gozlerime inanamadim! Hani deseler cik 7 kilometre yuru diye hayatta kaldiramazlardi beni yerimden, ic sikintisi kaldirdi... Boyle birseymis demek kendini yollara vurmak!
Sonuc, yurumek iyi geldi, daha huzurlu, ve elbette yorgun!, uyudum bu aksam.
Dusunmeden de edemedim, her gun bu yolu yurusem, herhalde ip gibi olurum diye...

**** **** ****
Ic sikintisi, sikilmak vs. derken bugun AnneveBebisi'nin yazisini okurken kendi cocuklugumdaki sikilmalarim geldi aklima. Onceden de yazdigim bir yaziyi da hatirladim, cikardim arsivlerden okudum, cunku cocukluguma ait sikildigim anlar, anilar hep sicak yaz ogle vakitlerine dair anilar oldu benim icin. Hic bitmeyecek kadar uzuuun, upuzun gecen gunler...
Hos, yaz gunleri uzundur ama cocuklar icin de gunler ayri bir uzundur. Cocukken, belki de yapacak onemli birsey olmadigindan, gunler bitmek bilmez hic. Hatta ciddi ciddi oturup dusundugum olmustur, gunler bu kadar uzunken ne zaman buyuyecegim ben acaba diye...
Isin komik yani zaman gecmedigi halde, uyu dediklerinde uyumak da istemezdik kucukken, oysa ki uyku en kolay vakit gecirme araciydi o zamanlar- simdi ise internet var!-
Ama iste zaman, geciveriyor ve bir bakiyoruz buyumusuz, hos buyuduk mu gercekten?

Bu "ben SIKILDIM" lafini Selim'den de duyuyorum bazen. Bazen, siklikla Selim'in bilgisayarda oyun oynamak istedigi zamanlar. Oyuna, ya da bilgisayarda birsey izlemege, izin verilsin diye cikardigi bir kart bu "ben SIKILDIM" karti.
 Hani ille de baska yapacak hicbirsey bulunamayip, sikilmaya tek care(!) olarak bilgisayar kaliyor... Onun disinda pek duymuyorum Selim'den; cok sukur ki Selim kendini genelde oyalayabilen bir cocuk.
Kerem zaten bilmiyor sikilmak ne demek, henuz...

Aslinda cocukluk degil midir insanin bilimum seylerle kendini sanki sonsuza kadar oyalayabilecek bir durumda olmasi, kendini oyunlarin derinligine atip oradan hic cikmayacakmiscasina oynamasi.

Aslinda cocukluk degil midir herseyin en guzel, en neseli, en yasanabilir oldugu zamanlar?

Sevdigim, eski bir parca: Burada!



2 yorum:

Deli Anne dedi ki...

evet, evet, evet yürümek en iyisidir.. kesinlikle faorimdir... bir de yorgun düşer bedenin düşünemeden uyuya kalırsın, enfestir o duygu:)

sumuklubocek dedi ki...

iste aynen oyle uyudum ben de.. guzeldi ;)