Kerem bey her gece degil ama bazi geceler "uykusuzluk" moduna giriyor. Bu moda girip de yataginda, ya da anakucaginda uslu uslu otursa iyi ama oturmuyor; ihildiyor, mihildiyor, sonunda aglayarak kucaga gelme talebini biz anne ve babasina iletiyor. Hadi alalim, gezdirelim, konusalim sunu yapalim bunu yapalim derken ben dun gece aksam yemege aldigimiz misafirlerimizin de yorgunluguyla pes ettim. Haa, misafirlerimiz varken de uyumayip kendini biraz da onlarin kollarina birakmisti. Neyse ki cocuk/bebek sever arkadaslardi :). Pes ettim ve Kerem beyimizi babasina birakarak, once Selim'i tuvalete kaldirdim -"aaaaaaaaaaaah aaaaaaaaaaah cocuklar ve tuvalet egitimi, kanayan yaramiz" baslikli yazimiz bir baska yaziya, aslinda hemen yazilmali ama cesaretim yok :(((- cumba yatak moduna gectim gece 12 gibi.
Gecenin derinliklerinde emmek isteyen Kerem'in sesini duydugumda saat 2:30 gibiydi, Sebo yorgunluktan serilmis bir vaziyette uyuyordu, kacta uyutmustu Kerem'i bilemiyorum. Ertesi sabah mutfakta gordugum onceden pompalanmis anne sutu bosalmis biberonu gorunce bir hayli ugrasmis oldugunu farkettim Sebo'nun.
Bu arada gece 8:30 ya da 9:00 civari yatagina yatan abimiz, Selimimiz ise tum bizim uykusuzluklarimizdan habersiz sabah 6:30'da uyanip da yatagimizin basinda dikilince varin dusunun siz bizim uyku hikayemizi!
Bu arada Selim "abi"lik basamaklarinda bir basamak daha tirmandi ve yeni evimizde -bir not daha, biz Kerem'in dogum sonrasi telasina bir de ev tasinmasi ekledik de :), kacinci ev degistirisimiz bu bilemiyorum su postu bir daha okuyayim :)))- yeni odasinda tek basina gayet guzel oyuncaklariyla oynuyor, yatiyor. Odasinin kapisina "Selim" yazip fotosunu da koyunca daha bir sevke geldi. Onceleri korkuyordum "Kerem neden sizin odada?" gibi bir soru sorabilir, bizimle yatmak isteyebilir diye ama boyle bir durum olmadi cok sukur -burada sevgili okurlar, en yakin tahtaya vuruyor, masallah diyoruz, hangisi size uyarsa artik ;)-. Kendisini "ozel" hissetmesi ve unutuldugunu dusunmemesi icin anne- baba olarak elimizden gelenleri yapmaya ozen gosteriyoruz, umuyorum abartmiyoruzdur da.
Bu arada su kitabi almistim, okumaya basladim. Insan ne kadar kitap okusa da bazi durumlarda icguduleriyle hareket ediyor.
Icgudulerimizin bizi yaniltmamasi dilegiyle diyor ve yazimi burada bitiriyorum. Cunku simdi Selim'i yatirip, ona kitap okuyacagim, hadi bize iyi geceler...
3 yorum:
offfffffffff, yok ben bu 2. cocuk meselesini en ust raflara dogru kaldiriyorum her gecen gun :P
yok Esracigim korkutmasin gozunu, herzamanki gibi geliyor ve geciyor bugunler de... ama hazir olmak ayri bir durum tabii ki.
ha bir de sutlu bebek kokusunu da ozluyor insan :)
Selim'e masallah, size uykusuzluk konusunda sabir diliyorum. Yorumda dedigin gibi geciyor, cogu bebek 4. ayinda bir duzen oturtmaya basliyor ve en fazla 1 sene icinde epey bir duzene giriyor.O zaman bu iki mucizenin tadini daha cok cikariyor insan. Bir tane akilli abi ve bir tane sirin toddler olacaklari durumu sabirsizlikla bekliyorum:).
Yorum Gönder